Yunanistan’ın skandal hareketine ‘soruşturma’ talebi
Yeşiller grubundan Hollandalı AP Milletvekili Tineke Strik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, AB Komisyonunun içişlerinden sorumlu üyesi Ylva Johansson’a kendi grubunun yanı sıra sosyalist, sol ve liberal gruplardan oluşan 32 mevkidaşının imzasının bulunduğu bir mektup gönderdiğini duyurdu.
Mektupta milletvekilleri, Johansson’dan olayda AB fonlarının ya da AB tarafından fonlanan gemilerin dahlinin olup olmadığının soruşturulmasını, Frontex’ten de Yunanistan’daki çalışmalarını askıya almasını istedi.
Mektupta, “Yunan sahil güvenliğinin caydırıcılık maksatlı koordineli ve bilinçli eylemleriyle bağlantılı olarak, göçmen ölümlerine dair artan sayıdaki kanıtlar hem AB hem Frontex için alarm verici olmalı.” ifadesine yer verildi.
GÖÇMENLERİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLDULAR
İngiliz basın kuruluşu BBC’ye konuşan tanıklar, Yunanistan unsurlarının Akdeniz’de 3 yıl içinde gerçekleştirdiği 15 geri itme olayında 43 düzensiz göçmenin ölümüne neden olduklarını ileri sürmüştü.
BBC’nin tanık beyanlarına dayandırdığı haberde Yunanistan unsurlarınca itilen veya Yunan adalarına vardıktan sonra yeniden denize terk edilen 43 kişinin hayatını kaybettiği belirtilmişti.
Haberde, BBC’nin röportaj sırasında 12 düzensiz göçmenin Yunan Sahil Güvenlik botuna bindirilip sonrasında şişme bota bırakılmasını içeren videoyu eski bir sahil güvenlik çalışanına gösterdiği aktarılmıştı. Bu kişinin röportaja ara verildiği sırada mikrofonun kapalı olduğunu düşünerek başkasıyla gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde Yunanca “Bunu neden güpegündüz yaptıklarını bilmiyorum. Kesinlikle yasa dışı ve uluslararası bir suç.” dediği belirtilmişti.
NELER YAŞANMIŞTI?
AB’nin sınır koruma ajansı Frontex ve Yunanistan sahil güvenliğinin dahil olduğu geri itme olaylarına ilişkin haberler, 2020’den itibaren uluslararası basında yer aldı. Bu haberlere göre, Yunan sahil güvenlik botları, Türkiye’den Yunanistan’a geçmek isteyen göçmenlerin botlarını engelleyip, zarar verip hatta batırırken Frontex olanlara göz yumuyordu.
Bunlar üzerine Brüksel’de eleştirilere, izahat talebi ve soruşturmalara hedef olan Frontex ve yönetiminin temel hak ihlallerini önlemediği sonucuna varılsa da iddiaların arkası kesilmedi. Bu haberler tanık ifadeleri, video kayıtları, uydu görüntüleri gibi çok sayıda kanıtla desteklendi. Frontex’in veri tabanında yüzlerce düzensiz göçmenin Ege Denizi’nde geri itilmesine yönelik kayıtların yer aldığı belirtildi.
